7 Kasım 2010 Pazar

24. Bölüm: 15 ve 16. Yüzyıllarda Seydiköy

24. Bölüm: 15 ve 16. Yüzyıllarda Seydiköy1735–1739 döneminde çıkan bir isyan İzmir'i sarsıyor...
14 ve 15. Yüzyıllarda Seydiköy
1530 yıllarında Seydiköy’ün nüfusu 825 olarak tahmin edilmektedir. Bu yıllarda İzmir’in Türk nüfusu ise 2.500 (89) kişidir. Seydiköy ve civarı hakkında ayrıntılı nüfus kayıtlarının yer aldığı 1699 tarihli defterde nüfusun biraz düştüğü görülür.
15.yüzyılda nüfus tamamen Türk’tür. 1600 başlarında yavaş yavaş önce İzmirli Levantenler sonrada Rumların iskânı başlamıştır. Rum ve Levantenlerin yerleşimi Seydiköy de 1922 yıllarına kadar devamlı artış gösterecektir. Bu gayr-ı Müslim iskânı sonucunda 1735–1739 döneminde isyan çıkmıştır. Denizli tarafından gelip İzmir e yürüyen Sarıbeyoğlu’nun başını çektiği bu isyan sırasında Bornova, Buca ve Seydiköy deki yabancılara ait işyerleri ve evlerinin talan edilip yakılmıştır. (90)
Bu asayiş sorunu daha sonraki yüzyıllarda da devam etmiş, bazen Türkler gayr-i Müslimleri, bazen de Rumlar Türkleri haraca bağlamıştır.
Fransız konsolosluğunun belgelere dayanan kayıtlarından, Sarı Beyoğlu Mustafa’nın Denizli’nin önde gelen ailelerinden bir ağa olduğu 300 adamıyla dağa çıktığı anlatılmaktadır. İzmir çevresinde pek çok kasabayı basmış, yağma etmiş, halkı haraca bağlamıştır. 1738 yılının 25 Martında ağanın İzmir merkeze geleceği ve kenti yağma edeceği haberi gelmiştir. Burada Fransız konsolosunun mektubundan bir pasaj aktarmayı kentin o sıralardaki durumunu açıklama yönünden yararlı görüyoruz. “Kentte korku öyle büyümüştü ki, bütün Frenk tüccarları ve İzmir in ileri gelenleri körfezde bulunan 40 kadar gemiye ailelerini, servetlerini, evlerinde kıymetli ne varsa nakletmişlerdir. Bu gemilerin 26’sı Fransız yelkenlisi idi. Gemilerde yer bulamayanlar günlüğü 3 – 4, hatta 5 kuruşa sandallar kiralayarak açıktaki gemilerin arasına sığındılar.” Daha sonra Türklerden de konsolosun ev sahibine, aileleriyle değerli eşyalarını gemiye almaları için kendisine ricaya geldikleri, konsolosların gemilere sığındıkları kendisinin de ailesiyle beraber gemiye gitmek üzere, rıhtımda panik içinde birikmiş kalabalığın arasından güçlükle geçebildiği anlatılmaktadır. 28 Mart günü kentin çevresinde Bornova, Narlıköy köylerinde yabancılara ait bütün evler yakılıp yağma edilmiş, Seydiköy ve Buca da İngilizlerin evleri de tamamen yakılmıştır. Sarı Beyoğlu’nun daha sonra uzlaşma gereğince kendisine 30 kese para ödenmesi üzerine İzmir’den içerilere çekildiği ancak tarımsal alandaki ürünlere el koyduğundan kentte kıtlık tehlikesinin baş gösterdiği, buğday fiyatlarının alabildiğince yükseldiği yazılmaktadır.
Bu yıllarda da gayr-ı Müslimlerin askerlikten muaf olması yüzünden Rum, Musevi, Ermeni ve Levantenler ticaret hayatını ellerine geçirerek zenginleşmişlerdi. Seydiköy’e yerleşen Rumların çoğu adalardan gelmiştir. Bu yörelerde zenginleşen gayr-ı Müslimlere karşı büyük bir düşmanlık besleyen yerli halk zaman zaman böyle soygunlar yapmışlardır. Hatta adalardaki fakir Rum halkı, Ege kıyılarındaki yerli halkın hayvan ve parasını gasp ederek tekrar adalara kaçmıştır
GAZİEMİR GAZİEMİR
google_protectAndRun("ads_core.google_render_ad", google_handleError, google_render_ad);
Copyright © 2008 gaziemirtarihi Tüm Hakları saklıdır. gaziemirtarihi@gmail.com
Portalımızda yayınlanan fotoğraflar Ercan ÇOKBANKİR'in arşivindendir.
Kaynak gösterilerek ve portalımızın ilgili sayfasına link verilerek yayınlanabilir.
Designed by E. Ç.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder