27. Bölüm: 1910'larda Seydiköy’e elektrik geliyor
1910'lu yıllarda Seydiköy'e elektrik geliyor.
Seydiköy’e elektrik geliyor
Türkler ve Rumlar arasında Seydiköy Olayı benzeri çatışmalar yaşanırken, Seydiköy’ün o yıllardaki ekonomik ve sosyal durumu nasıldı?
Dr. Erkan Serçe, Hüseyin Rifat İzmir 1914 adlı kitabının 9. sayfasında Seydiköy’ün 1910 yılındaki durumundan şöyle bahseder: İzmir Sancağı 1914 yılında Merkez, Bergama, Ödemiş, Tire, Bayındır, Urla, Çeşme, Seferihisar, Foçateyn, Kuşadası, Karaburun, Menemen ve Nif (Kemalpaşa) kazalarını havidir. Merkez kazanın Burunova, Seydiköy, Torbalı, Triyanda namıyla dört nahiyesi ve 104 karyesi (köyü) mevcut olduğu kaydı vardır.
İzmir sancağı dâhilinde bazı kaza ve nahiyelerinde bu yıllarda tenvirat (aydınlanma) başlamış ve çeşitli yerleşimleri de kapsamı içine almaya başlamıştır.
Havagazı yalnız sokaklara mahsus (özgü) olmayıp mebani-i resmiye (resmi binalar), hususiye (özel), mağaza ve yazıhaneler derunun da alınmıştır (kapsamıştır). Sokakta yanan fenerler her yüz adımda bir olmak üzere ceman (toplam) 2.899 adettir. Bunlar şüphesizdir ki şehrin ihtiyacına gayr-i kâfidir (yetersizdir). Bir taraftan verdiği ziya (aydınlık) az olmakla beraber sokaklarda olduğu ve evlerin bir seviyede olmayıp, girintili çıkıntılı bulunduğu için hanelerin, yapılışı zaten kuvve-i tenviriyesi (aydınlatma gücü) az olan fenerlerin ziyasını (ışığını) da kesr eylemektedir (zayıflatmaktadır).
Şu halde mevcut fenerlerin miktarına bir o kadar ilavesi iktiza eder (gerekir). Hele Yapıcıoğlu, Temaşalık, Değirmendağı’nın üst tarafı, Şavlaka gibi mahallat (semtler) için bu lüzum (gereklilik) daha mübremdir (kaçınılmazdır). Yukarda gösterdiğimiz rakam yalnız nefs-i İzmir şehri derununda (kapsamında) isal edilen (bulunan) fenerlerin âdetidir. İzmir’in sayfiyelerinden olan Burnova, Karşıyaka, Buca ve Seydiköy dâhil değildir. Şehrin elektrikle tenviri (aydınlatılması) için devr-i meşruiyetten beri müteaddit defalar muhtelif sermayedarlar tarafından müracaat-ı mütavaliyede (arka arkaya başvuruda) bulunmuş ise de mezkûr (anılan) imtiyaza gaz kumpanyası malik olduğundan ve bu imtiyaz müddetinin inkizası için daha epeyce zaman beklemek icap eylediğinden mazuriyetçe değil İzmir’den, hatta İzmir’in sayfiyelerinden madut olmak hasebiyle (sayılması nedeniyle) birer köy add ve itibar edilen (olarak bakılan) yerlerden bile pek geri kalmış olan Karşıyaka’nın, Buca’nın ve Seydiköy’ün ayrı ayrı Belediye teşkilatları vardır. (…)
(...) Muavafikeyetle (başarıyla) neticelenen bu teşebbüsler meyanında (arasında) bilhassa Seydiköy Belediyesi elektrik imtiyaz işi birinci derece zikr edilmeye şayandır (anılmaya değer).
Seydiköy Belediye riyasetinde (başkanlığında) bulunan Rum Karakoş Efendi (Karakoş ismi tercüme hatası nedeniyle yanlış okunmuştur aslı Angeli Kara Kosta olmalıdır. E. Ç’nin notu) 1200 lira gibi bir masrafa tevakuf eden bu ise nahiye Belediye bütçesinin adem-i tahammülünden dolayı gayretini katiyen kesr etmeyecek, çareler düşünmüş ve bilhassa ruhsatname aldıktan sonra velev bir dakika bile olsun, bu kazançlı işin belediyeden başkasının elinde kalmasını en birinci düstur olarak kabul etmiştir.
Rum Karakoş Efendi, Nahiye dâhilinde dört yüz abone tedarik ettikten sonra işi başarabileceğine hükm etmiş ve üç senede bedeli tesviye edilmek (ödenmek) üzere bir müteahit (yüklenici) ile mukaveleyi akd edivermiştir (imzalamıştır).
Bugün koca İzmir de zifiri karanlıklar içinde göz gözü görmez iken bir nahiye merkezi olan Seydiköy elektrik ziyalarının şuuat-ı nuru arasında gülüyor.
Karakoş Efendi için ne büyük bir muavvafikiyet, emsali nahiye, koca sancak, hatta vilayet merkezimize ne güzel ders-i mesai! (102) GAZİEMİR GAZİEMİR
Copyright © 2008 gaziemirtarihi Tüm Hakları saklıdır. gaziemirtarihi@gmail.com
Portalımızda yayınlanan fotoğraflar Ercan ÇOKBANKİR'in arşivindendir.Kaynak gösterilerek ve portalımızın ilgili sayfasına link verilerek yayınlanabilir.Designed by E. Ç.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder